AŞK
AŞK hepimizin ortak konusu malum bulunduğumuz zamanında çok etkisi var. Kimisine korkutucu gelen 14 Şubat kimisine göre de romantik hayallerin gerçek olma günüdür.
Çoğumuzun eksiklik hissettiği konudur aşk ve dostlarımızla konuştuğumuz da ağzımızdan düşmeyen yegâne muhabbettir AŞK. Boş masaların, arkadaş ortamlarının en büyük derdidir Aşkı bulmak. Ey aşk nerdesin gelirsen 3 kere kapıya vur ya da omzuma dokun bir şey yap ta anlıyım sen olduğunu aklım sadece seni istemeye odaklandı. Sen gelince anlayamaya bilirim kızma bana ama yine de gel sen boş ver benim bu halimi. Ben istemeye alıştım adım atmadan gel ki yorulmamayım hatta öyle gel ki her şey rayına oturmuş olsun, seni tanıyormuşum gibi büs sürü mutlu anı biriktirmişiz, her şey tam gibi gel. Emek harcamadan aşk yaşamak istiyoruz.
Kaç kişide Aşkını yaşacak cesaret var. Düşünün egonu tuz buz edeceksin, hayatını paylaşacaksın, fedakârlıklar yapacaksın, yeni anılar biriktireceksin, bir bütün olmayı isteyeceksin, yerinde duramayacaksın için kıpır kıpır haykırmak isteyecek içindeki hisleri.2 ayrı bedenken 1 beden gibi yaşayacaksın. Mükemmel bir dans gibi mesela mertüe, vals, tango, fokstrot, samba, çaça, zeybek, horon seçim senin hangisi gibi yaşıyorsun ilişkini.
Hani nasıl birini istiyorsun diye sorulunca anlatırsın istediğin hayalinde ki aşkı bazen izlediğin filmden etkilenerek bir aşık yazarsın muazzam bir eştir o her istediğini anlıyor, sana romantizm yaşatıyor, vicdanlı, dürüst, sadık, eğlenceli, sohbet etmekten zevk aldığın biri, sürprizler yapan mükemmel biri. Asıl soru sen böyle biri karşına çıkınca aynı şeyleri ona hissettire bilecek misin? Bencil olabiliyoruz bazen sadece kendim
iz için sıralıyoruz neler istediğimizi sanki terzi dükkânında kendimize uygun ceketi ister gibi ya bu mümkün olsa mutlu olur muyduk? Her şey çok güzel olsa kusursuz olsa tıpkı durgun bir deniz gibi hiç ama hiç dalga olmasa hep çarşaf gibi görünse ne zamana kadar onun güzel göründüğünü düşünürsünüz? Bizi biz yapan kusurlarımız, hatalarımız, yanlışlarımız, eksikliklerimiz o zaman mükemmel olabiliriz. Kusursuz olursak kendimize yetmeyi öğrenirsek neden aşk arayışına girelim ki kendimize aşık oluruz ve bu büyük eksiklikte son bulur.
Bence aşk sadece sevgiliye duyulan bir duygu değildir. Ailene, dostlarına, doğaya, hayvanlara, bitkilere gözümle görebildiğim, hissedebildiğim her şeye aşk besleyebilirim. Uzun liste yapabilir miyim bilmem ama sevgili gün gelir bir sebepten gidebilir ama diğer aşklar bakidir. Seni değiştirmek istemez hayaline uygun kişi misin diye teraziye koymaz olduğun gibi sever seni paylaştıkça büyür bu Aşk. Önce insan kendini sevmeli ama kayırmadan üsttün görmeden sonra başkalarını sevmeli sonra etrafındakileri en son kendini keşfettikten sonra aşkı arama yoluna düşmelidir.
Herkesin Ruh Eşiyle yollarının kesişmesini dileğiyle …
Bu güzel aşk konusunu Şems-i Tebriz inin yazısıyla bitiriyorum…
Ya tam açacaksın yüreğini, ya da hiç yeltenmeyeceksin! Grisi yoktur aşkın; ya siyahi, ya beyazı seçeceksin.. –
Yorumlar
Yorum Gönder